20'lik dişin arkasında şişlik neden oluşur?

20'lik dişler (yirmi yaş dişleri veya üçüncü büyük azı dişleri), genellikle 17-25 yaşları arasında çıkan ve ağzın en arka bölgesinde yer alan dişlerdir. Bu dişlerin çıkış sürecinde veya sonrasında arkalarında şişlik oluşması yaygın bir sorundur. İşte bu şişliğin başlıca nedenleri:

• Perikoronit (Diş Eti İltihabı): En sık görülen nedendir. 20'lik diş tam olarak süremediğinde, üzerini kısmen örten bir diş eti kapağı (operkulum) kalır. Bu kapak altına yemek artıkları ve bakteriler birikerek enfeksiyona ve şişliğe yol açar. Belirtileri arasında ağrı, kızarıklık ve ağız kokusu bulunur.
• Enfeksiyon ve Apse: Perikoronit ilerlediğinde veya diş çürüğü nedeniyle bakteriler dişin derinlerine inerek apse oluşturabilir. Apse, diş etinde ve bazen yanağa yayılan şiddetli bir şişlikle kendini gösterir; ateş ve halsizlik eşlik edebilir.
• Gömülü veya Yanlış Konumlu Diş: 20'lik dişler çene kemiğinde gömülü kalabilir veya yanlış açıyla (örneğin, yatay) sürebilir. Bu durum, çevre dokulara baskı yaparak şişlik, ağrı ve komşu dişlerde hasara neden olur.
• Diş Eti Hastalığı (Gingivitis/Periodontitis): 20'lik diş bölgesi temizlenmesi zor bir alan olduğu için plak birikimi ve diş eti iltihabı gelişebilir. Bu da diş etinde şişme, kanama ve hassasiyete yol açar.
• Travma veya Tahriş: Sürme sırasında diş eti yırtılabilir veya çiğneme sırasında üstteki diş eti kapağı ısırılarak tahriş olabilir. Bu durum geçici bir şişliğe neden olabilir.
• Kist veya Tümör Oluşumu: Nadir görülse de, gömülü 20'lik dişlerin çevresinde kist veya tümör gelişebilir. Bu oluşumlar şişlikle birlikte çene kemiğinde hasara yol açabilir ve genellikle ağrısız ilerler.
• Postoperatif İyileşme Süreci: 20'lik diş çekimi sonrası bölgede normal bir iyileşme reaksiyonu olarak şişlik oluşabilir. Bu genellikle birkaç gün içinde azalır ve soğuk kompres ile hafifletilebilir.

Şişlikle birlikte şiddetli ağrı, ateş, yutma güçlüğü, nefes almada zorlanma veya şişliğin hızla yayılması gibi belirtiler varsa, acilen bir diş hekimine veya hastaneye başvurulmalıdır. Erken müdahale, enfeksiyonun yayılmasını ve ciddi komplikasyonları önlemek açısından hayati önem taşır.

20'lik diş bölgesini düzenli fırçalayın, diş ipi kullanın ve ağız gargaralarıyla temizlik yapın. Rutin diş kontrollerinizi aksatmayın; hekiminiz, olası sorunları erken teşhis ederek önleyici tedaviler önerebilir.